Bunlardan çok ibretli ve çok düşündürücü
olan bir tanesini arz etmek istiyorum.
Düzceli mehmetin arkadaşlarından ve aynı
zamanda benim de öğrencim olan Mustafa ismindeki talebem,rahmetli mehmetle
ilgili şöyle bir rüya görüyor:
Mustafa,Kırıkhanda ikamet eden çok değerli bir
alim olan Ali Sert Hocayla birlikte bir seyehate çıkyorlar.
Emsalsiz ve tarifi mümkün olmayan müthiş bir
yere gidiyorlar. Oranın göz alıcı güzelliği adeta Mustafayı kendinden geçiriyor.
Burası neresi diye soruyorlar.
Onlara,bu ihtişamlı yerin ,Bediüzzaman Said
Nursi ve talebelerine ait olduğu söyleniyor.
Heyecanla giriyorlar. Az sonra çok büyük bir
sarayın önünde bir kalabalıkla karşılaşıyorlar. Bakıyorlar ki kalabalığın
önünde ,Bediüzzaman Said Nursi ve talebeleri..
Bediüzzaman
Said Nursi,ali Sert hocaya çok iltifat ediyor,Mustafaya da hoş geldin mustafam
diyerek başını okşuyor.
Bediüzzaman Said
Nursinin yanında talebelerinden Zübeyr Gündüzalp,Bayram Yüksel ve Hulusi
Yahyagil gibi isimler bulunuyor.
O esnada düzceli mehmet de görülüyor. Düzceli
mehmet Zübeyr Gündüzalp in yanında ,sanki ona sığınmış ve onun
himayesindeymiş gibi bekliyor.
Düzceli mehmet mustafayı orda görünce sarılıyor.
Bediüzzaman Said Nursi nin talebesi Zübeyr Gündüzalp,düzceli
mehmete Ali Sert Hocayı işaret ederek:
Bak mehmet diyor,bu zat,çok alim ve fazıl bir
zattır. Aynı zamanda hocanın da hocasıdır.
Düzceli mehmet büyük bit heyecan içinde,Ali
Sert Hocanın elini öpüyor,hocasına selam gönderiyor.
Mustafa,düzceli mehmetin yanına gelerek:
Bizler sana çok üzüldük,çok ağladık.
Senin ve ailenin vefatı herkesi çok üzdü,diyor.
Bunun üzerine düzceli mehmet:
Herkes bana öldü diyormuş. Bak ben ölmedim. Biz
bütün ailece,Üstadımız Bediüzzaman Said Nursi yi ziyarete geldik. Ailem de
burada. Bu mevsimi burada geçirip,tekrar döneceğiz.
Arkadaşlara,hocama selam söyle,biz ölmedik,yaşıyoruz.
Onları çok özledim,tekrar dönüp görüşeceğiz.
Mustafa düzceli mehmetle konuşurken uyandırılıyor.
Hayatını,inkar ve sefahat içinde geçiren bir
gencin,Kuran ve iman hakikatlarını tanıdıktan sonra nasıl kendisine ve
topluma hayırlı bir insan olduğu ,dönüş yaptığı,şehit olduğu,kimlere
dost ve yoldaş olduğu hususu,biz yaşayan insanlara tam bir ibret dersidir. Bu
derse,hepimizin de şiddetle ihtiyacı vardır.